Sitenin solunda giydirme reklamı denemesidir
Sitenin sağında bir giydirme reklam
Ömer ŞAHİN
Köşe Yazarı
Ömer ŞAHİN
 

Kayyum Atamaları

Kayyum veya Kayyım belli bir malı yönetmek veya belli bir iş yapmak üzere görevlendirilen kişidir. Bu kişi genellikle Mahkeme kararıyla atanır ve belirlenen süre boyunca bu görevi yürütür. Kayyumluk genellikle sorunlu durumların çözülmesi için kullanılan bir yasal mekanizmadır. İçişleri Bakanlığı'nın bir Büyükşehir Belediyesi olmak üzere bazı belediyelere Kayyum atamasıyla kayyumluk tartışması bir kez daha gündeme geldi. Anayasa Mahkemesinin 1988 yılında iptal ettiği ancak 15 Temmuz FETÖ darbe girişimi sonrası çıkarılan bir Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile geri dönen düzenleme sebebiyle son 10 yılda 147 belediyeye kayyum atandı. Bazı partiler ve sivil toplum kuruluşları kayyum atamalarının Anayasaya aykırı olduğunu savunuyorlar. İçişleri Bakanlığı ise kayyum atamaları ile ilgili olarak anayasanın 127. maddesine işaret ediyor. Mahalli İdareler başlıklı Anayasa Mahkemesinin 127. Maddesi, İçişleri Bakanlığı'na görevleri ile ilgili bir suç sebebi ile hakkında soruşturma veya kovuşturma açılan mahalli idare organları veya bu organların üyeliğini geçici bir tedbir olarak kesin hükme kadar (görevden) uzaklaştırma yetkisini veriyor.  Ancak, bu maddede görevden uzaklaştırılacak belediye başkanının yerine kimin atanacağına ilişkin bir düzenleme yer almıyor. Belediye başkanlarının görevden alınmasına ilişkin koşullar 5393 sayılı Belediye Kanunu’nda düzenleniyor. İçişleri Bakanlığı görevden almanın kanuni dayanağı olarak 5393 sayılı Belediye Kanunu’nun 45., 46. ve 47. maddelerini gösteriyor. Görevden Uzaklaştırma başlıklı 47. maddede görevleri ile ilgili bir suç nedeniyle haklarında soruşturma veya kovuşturma açılan belediye organları veya bu organların üyeleri kesin hükme kadar İçişleri Bakanı tarafından görevden uzaklaştırabilir deniliyor. Kanunun 45. maddesinde ise Belediye Başkanlığının boşalması halinde yapılacak işlemler düzenleniyor. 15 Ağustos 2016 tarihinde KHK ile bu maddeye eklenen fıkra ile de İçişleri Bakanına Belediye Başkanlarını terör gerekçesiyle görevden alma durumunda valileri veya kaymakamları kayyum olarak atama yetkisi verilmiştir.  Kayyum Neden Tartışılıyor? Belediye başkanları seçime girmeden önce Yüksek Seçim Kurulunun (YSK) onayından geçiyor. Belediye başkanları adaylıkları öncesinde herhangi bir siyasi yasakları bulunmadığına dair adli sicil kayıtlarını YSK'ya sunuyor. YSK yaptığı inceleme sonucunda seçilme yeterliğine sahip kişileri onaylayarak aday listelerini kesinleştiriyor. Bir belediye başkanı hakkında terör soruşturması veya davası olsa bile belediye başkanlığına aday olabiliyor. Ancak aynı kişi belediye başkanı seçildikten sonra hakkındaki bir terör soruşturması nedeniyle İçişleri Bakanlığı tarafından görevden alınabiliyor. Seçim öncesinde kesinleşmiş bir mahkûmiyet kararı adaylığa engel olurken seçildikten sonra başlayan bir terör soruşturması veya kesinleşmeyen bir mahkûmiyet kararı görevden alınmanın önünü açabiliyor.  Türkiye Cumhuriyeti kanunlarına göre seçilen bir belediye başkanının seçildiği devletin kanunlarına uyması şarttır. Burada belediye başkanlarının görevden alınmasıyla ilgili Bakanlığın açıklaması, belediye başkanlarının suç işlediği ile ilgili belgeler 5393 sayılı belediye kanunun 47. maddesine uygundur.
Ekleme Tarihi: 13 Kasım 2024 - Çarşamba
Ömer ŞAHİN

Kayyum Atamaları

Kayyum veya Kayyım belli bir malı yönetmek veya belli bir iş yapmak üzere görevlendirilen kişidir. Bu kişi genellikle Mahkeme kararıyla atanır ve belirlenen süre boyunca bu görevi yürütür. Kayyumluk genellikle sorunlu durumların çözülmesi için kullanılan bir yasal mekanizmadır. İçişleri Bakanlığı'nın bir Büyükşehir Belediyesi olmak üzere bazı belediyelere Kayyum atamasıyla kayyumluk tartışması bir kez daha gündeme geldi.

Anayasa Mahkemesinin 1988 yılında iptal ettiği ancak 15 Temmuz FETÖ darbe girişimi sonrası çıkarılan bir Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile geri dönen düzenleme sebebiyle son 10 yılda 147 belediyeye kayyum atandı. Bazı partiler ve sivil toplum kuruluşları kayyum atamalarının Anayasaya aykırı olduğunu savunuyorlar. İçişleri Bakanlığı ise kayyum atamaları ile ilgili olarak anayasanın 127. maddesine işaret ediyor.

Mahalli İdareler başlıklı Anayasa Mahkemesinin 127. Maddesi, İçişleri Bakanlığı'na görevleri ile ilgili bir suç sebebi ile hakkında soruşturma veya kovuşturma açılan mahalli idare organları veya bu organların üyeliğini geçici bir tedbir olarak kesin hükme kadar (görevden) uzaklaştırma yetkisini veriyor.  Ancak, bu maddede görevden uzaklaştırılacak belediye başkanının yerine kimin atanacağına ilişkin bir düzenleme yer almıyor.

Belediye başkanlarının görevden alınmasına ilişkin koşullar 5393 sayılı Belediye Kanunu’nda düzenleniyor. İçişleri Bakanlığı görevden almanın kanuni dayanağı olarak 5393 sayılı Belediye Kanunu’nun 45., 46. ve 47. maddelerini gösteriyor. Görevden Uzaklaştırma başlıklı 47. maddede görevleri ile ilgili bir suç nedeniyle haklarında soruşturma veya kovuşturma açılan belediye organları veya bu organların üyeleri kesin hükme kadar İçişleri Bakanı tarafından görevden uzaklaştırabilir deniliyor.

Kanunun 45. maddesinde ise Belediye Başkanlığının boşalması halinde yapılacak işlemler düzenleniyor. 15 Ağustos 2016 tarihinde KHK ile bu maddeye eklenen fıkra ile de İçişleri Bakanına Belediye Başkanlarını terör gerekçesiyle görevden alma durumunda valileri veya kaymakamları kayyum olarak atama yetkisi verilmiştir. 

Kayyum Neden Tartışılıyor?

Belediye başkanları seçime girmeden önce Yüksek Seçim Kurulunun (YSK) onayından geçiyor. Belediye başkanları adaylıkları öncesinde herhangi bir siyasi yasakları bulunmadığına dair adli sicil kayıtlarını YSK'ya sunuyor. YSK yaptığı inceleme sonucunda seçilme yeterliğine sahip kişileri onaylayarak aday listelerini kesinleştiriyor. Bir belediye başkanı hakkında terör soruşturması veya davası olsa bile belediye başkanlığına aday olabiliyor. Ancak aynı kişi belediye başkanı seçildikten sonra hakkındaki bir terör soruşturması nedeniyle İçişleri Bakanlığı tarafından görevden alınabiliyor. Seçim öncesinde kesinleşmiş bir mahkûmiyet kararı adaylığa engel olurken seçildikten sonra başlayan bir terör soruşturması veya kesinleşmeyen bir mahkûmiyet kararı görevden alınmanın önünü açabiliyor. 

Türkiye Cumhuriyeti kanunlarına göre seçilen bir belediye başkanının seçildiği devletin kanunlarına uyması şarttır. Burada belediye başkanlarının görevden alınmasıyla ilgili Bakanlığın açıklaması, belediye başkanlarının suç işlediği ile ilgili belgeler 5393 sayılı belediye kanunun 47. maddesine uygundur.

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve torostimes.com.tr sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.