31 Mart seçimlerinin akabinde siyaset arenasında yaşananlar dikkatinizi çekmiştir. Sünnet çocuğuna hokkabaz oynatırcasına hareket eden bir kısım AKP'liler, 31 Mart yenilgisinden sonra tabiri caizse tozpembe bir tablo çizmeye çalışıyorlar. Peki, manzara bize gösterildiği gibi mi? Elbette Öyle Değil Ak Parti, kurulduğu tarihten beri ilk kez bu denli zayıf ve bitap düşmüş durumda. Akıntıya karşı kürek çekiyorlar; böylece hiçbir çözümleri fayda sağlamıyor. Öyle bir amaçları da yok. Çünkü fayda sağlayacak formülden kaçınıyorlar. Nedir o? Ak Parti teşkilatının önemli ölçüde değişmesi. Yakın zamanda büyük ölçüde bir değişiklik yapıldığı söylendi. Ne var ki bu değişime rağmen hâlâ partide ciddiye bir gelişme yaşanmadı. Eski tas eski hamam. Teşkilat mensupları öncekilerin âdetini sürdürüyor. Yani fildişi makamlara saplandılar. Anketler, kamuoyu yoklamaları ve nice araştırma Ak Parti'nin kan kaybettiğini ortaya koyuyor. Ne var ki bazı AKP'liler Ak Parti'nin yükselişte olduğunu dillendiriyorlar. Buna ispat olarak da Ak Parti'ye transfer edilen milletvekilleri ve belediye başkanlarını örnek gösteriyorlar. Peki, halk nezdinde durum nedir? Hiç iç açıcı değil. Vallahi, halk huzursuz. Sayın Cumhurbaşkanım! Sayın Cumhurbaşkanım, cumhurun sesine kulak verin. Size ekonomide istikrar olduğu söylenebilir; ama siz halka bakın. Anketlerde Ak Parti'nin şaha kalktığı söylenebilir; siz yine halka bakın. Önünüze konan raporlarla yetinmeyin. Topluma ulaşmak için onlarca yönteminiz var. Size manipüle edilmiş anketlerle gelenlere itibar etmeyin. Yanlış bilgi veriliyor size. Hemen her seçimi kazanmada en büyük faktör sizsiniz. Mazlumun umudu oldunuz, garibanın duasını aldınız. Elleri nasır tutmuş Anadolu insanının desteğiyle bu günleri gördünüz. Size “muhtar bile olamaz” denen günlerden cumhurbaşkanlığı makamına yükseldiniz, biiznillah. Bu millet kendi evladına ihtimam gösterdiği gibi size de sahip çıktı. Fakat gelin görün ki size olan toplumsal desteği azaltmak ve yok etmek istercesine hareket eden AKP'liler var. Durum, size anlatıldığı gibi değil. Ekonomide, adalette ve siyasette durum pek iç açıcı görünmüyor. Elbette iyi şeyler olacaktır; fakat bir sonraki seçime varmak üzereyiz. Vakit daralıyor. Millet huzur ve refaha erişmeden bir sonraki seçime varmış olmak pek bir avantaj getirmeyecek size. Sizi el üstünde tutan bu milleti hor ve hâkir gören AKP'liler size en büyük ihaneti yapıyor. Teşkilatta emek sarf edenler var, onların başımızın üstünde yerleri var; fakat yamyam ve açgözlü AKP'liler kendi çarklarını döndürme derdinde. Milletin hakkı, hukuku ve istikbali noktasında endişe taşımıyorlar. Bunlar, azımsanacak bir sayıda değiller. Millet rahatsız. Toplum eskisinden daha çok uzaklaştı Ak Parti’den. Böyle Devam Ederse Esas noktaya geleyim. Manzara böyle olursa önümüzdeki seçimde Ak Parti'nin ve sayın cumhurbaşkanımızın büyük bir zafer elde edeceğini düşünmüyorum. Bunun esas sorumlusu parti teşkilatına çöreklenen AKP'lilerdir. CHP'nin birbirine düştüğü ve zayıf kaldığı bir süreçte Ak Parti'nin umut vaad etmesi aradaki makas açıklığını ziyadesiyle artıracaktı. Partiye mide bağı ile bağlı olan AKP'liler ceplerini doldurma gayesinde olduğundan umut vermek bir yana umutsuzluk aşılanıyor. Milleti ezerek hedeflerine ulaşmaya çalışıyorlar. Ne acıdır ki halk bu barbarların yaptıklarını Ak Parti'den biliyor. Korkarım ki olası bir seçimde sayın Cumhurbaşkanımız da bu tepkiden nasibini alacaktır. Bunca emek, bunca hizmet karşısında milletten oy alamamak zor gelecektir. Ama burada suçlu olan millet değil; sonradan görme AKP'lilerdir. Partide bir gevşeme ve ümitsizlik söz konusu. Birkaç vekil ve belediye başkanı transfer ederek millet nezdinde olumlu bir hava uluşturabiliriz, diye düşünüyorlar. Milletin oyuyla seçilen bu kişileri Ak Parti'ye transfer edebilirsiniz; ama bu koşullarda, milletin Ak Parti'ye oy vermesini sağlayamazsınız. Ben sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın ferasetine ve siyasi dehâsına güveniyorum. Birşeyler yapacak ve süreci tersine çevirebilecek kabiliyete sahiptir; ancak sayın cumhurbaşkanımız kendisine yük olan ve zorluk çıkaran AKP'li güruhtan kurtulmalıdır. Onların yerine halkın sahih temsilcisi olan Ak neferler tercih edilmelidir. Milletin yükünü ve derdini mahmuzlayacak yiğitlerle yol yürünmelidir. Millet kendinden olanı tercih edecektir. Bu seçimin şakası yok. Millet küstürülüyor. Milletvekillerinin ekseriyeti Ankara'da farklı bir dünyayı yaşıyor; ama taşrada durumlar pek iç açıcı değil. CHP'li vekiller kapı kapı dolaşıyor. CHP'li belediyelerin önemli bir kısmı maddi zorluklara rağmen halka hizmet götürüyor ve halkı kucaklıyor. Ak Partili belediyeler olabildiğince sessiz. AKP'liler ve CHP'liler AK Partiye zarar vermek için el birliği ile hareket ediyorlar, sanki. Bu AKP'liler kaleyi içten fethetme derdinde! Hayra alamet olmayan bu gidişata dur demek için henüz vakit var. Sayın Cumhurbaşkanım olası bir CHP iktidarında CHP yalakalığı yapacak olan, herhangi bir toplum tabanı bulunmayan ve partiye çöken bu çeteyi kovun. İstiyorum ki memleketin istikbaline ve Türkiye Yüzyılına halel gelmesin.